kafam karışmaya çok müsait olduğu için pek çok şeyi yazarak anlamaya çalışıyorum. Düşünürken zihin pek çok ayrı şeye gidebiliyor çünkü ve benim odaklanma problemim var. tek birşeye odaklandığımda diğer başka şeyleri kaçırdığımı düşünüp bu kez de ona takılabiliyorum ?!
-herneyse şimdi mesela kafama takılan bişey var; yakın zamanda avrupa'nın pek çok yerinde( örneğin yugoslavya, rusya vs ..) ayaklanıp bağımsızlığını ilan eden farklı etnisiteye sahio gruplara iyimser yaklaşırken neden kendi topraklarımızdaki Kürtlere tepki gösteriyoruz biz ?
lütfen buna Kurtuluş Savaşı, ama Atatürk gibi benim de saygı ve sevgi duyduğum ancak artık bi miktar yorumlanması ve güncellenmesi gerektiğini düşündüğüm kavram ve kalıpları kullanarak cevap vermeyin ... bu artık günümüze uymuyor ..
her olan biteni Atatürk ve devrimlerine dayandırarak, arkasına saklanarak hatta senin gibi düşünmeyeni ve düşünemeyeceğini bildiğin insanları bu kötü, bu pis, ölsünler lütfen diyerek kolay yolu seçmeyin ..
ben bu toplumun beyaz ve ortadirek kesimine ait "sayılan" bir ailede, tüm bu angaryadan son derece kopuk bir kuzeybatı şehrinde doğdum ve büyüdüm .. bi zamana kadar başörtüsüdür, azınlıklardır (!) tüm bunlara, hiç bir ilgim olmadan, tüm gelişme çağım boyunca kafama çakılan, hizaya getirildiğim marşlardan, sözlerden, yeminlerden alıntılar yaparak, burnu büyük ve gayet elitist bi tavırla ezbere hep tepeden baktım .. üniveriste için büyükşehir paketi içinde satılan mega köy istanbul'a geldiğimde farkettim insanların birbirine yaftaladığı ayrılıkları..kadın/erkek, Türk/kürt, beyaz/siyah, zengin/fakir vs vs ..
başörtüsü mü ? okumayıversinler.. çingene mi? pisler, yaşamasınlar .. kürtler mi? çok çirkinler üstelik çoğu terörist .. bu böyle uzar gider .......
ilk aydınlık için bi dakika karanlık eylemlerine coşkuyla eşlik ettim, insanlar türbanla üniversiteye girmek için yollara döküldüğünde onlara küfrettim, öcalan yakalandığında asılsın istedim ama bi süre sonra gördüm ki benim ve aslında hiçbirimizin görmediği başka kara delikleri var bu işin ..aslında herkes , hepimiz mağduruz ..
sanırım ilk aydınlanmayı, 440590330 kişilik cumhuriyet yürüyüşlerinin, çoktan diyecek tek bi sözü kalmamış hala geçmişten yiyen chp mitinglerine dönüştüğünü farkettiğimde yaşadım..sonrası gene meydanlara okuma hakkı için dökülen kızları örgütleyen badem bıyıklıların bu insanları nasıl gene kendi siyasi çıkarları için kullandıklarını görmemdi..yani kadın bedeninden gene erkekler, iyi niyetle kişisel hak ve özgürlüklerini kaybetmemeye çalışan insanlardan gene aynı bokun laciverti bıyıksız ama bi diğer sosyal demokrat siyasiler nemalanıyordu .. olaya leyla zana ve bdp yi de katarsak bir de kürtçülük kürt miliyetçiliği falan gibi şahane bi gündem maddemz daha oluyordu..
ve hiçbirşey çözülmediği gibi insanlar daha da birbirilerine girerek düğümlenip, ayaklanıyordu. kutuplaşma gibi kavramlar ortaya çıktı.. bi süre bunu belki de yıllardır baskılanan bir iç sıkıntısının toplumun her kesiminde ortaya çıkarılması gibi düşündüm.. bu iyi bişey olabilrdi.. eteklerdeki taşlar dökülüp sorun ortaya çıkarıldığında belki çözüm de bulabilirdik ama öyle olmadı.herkes birbirini dışlamaya, ötekileştirmeye, son hızla devam etti.
iktidar, muhalefet her yolu kullanıyordu..hatta filmler, diziler programlanmışçasına muhafazakar milliyetçilik gibi kafatasçı ve garabet bi sisteme doğru insanları yönlendirdi. dindarlar zenginleşti, zenginleştikçe vatanseverleşti ve hatta ırkçılaştı, diğer kesim karşı taraf olmak adına ve öncelerde haklı nedenlerle tepki göstermek isterlerken önce çözüm getirmek yerine boyna saçma sapan ayaklanan chp.nin ya da bilumum demokrat geçinen kafatasçıların, en son askerlerin eline düştü..onların da ne hale geldiği/getirildiği malum ..
askeri faşizm de dini faşizm kadar tehlikelidir bence, al onu vur öbürüne yani...
bu ılımlı İslam ve ulusalcılık ayağına hayatımızın ağzına sıçan, senin, benim topyekün kapalı-açık-türk-kürt hepimizi karşı karşıya geldik..
etekle sokakta tecavüze uğramadan dolaşmak istiyosan amsterdam'a git demekle, örtünük yaşamak istiyosan iran'a git demek aynı beyinsizlik ürünü cümleler kusura bakmayın...
bu tuzağa çoktan düştük... siyasilerin ortalıkta birbirine geçirdikleri laflara kanıp, kapı arkasında kanlı bıçaklı olduklarını hiç sanmıyorum sonuçta emekli olduktan sonraki 4!! yılı daha sigortalarının ödenmeleri konusunda ya da zamları konusunda pekala da hepsi ortaklaşa gül gibi geçinip durabiliyolar..onlar sana bana rörörö .. :)
sanırım biz ;
-cahiliz:.. okuyup, izlemiyoruz, gözlemlemiyoruz olan biteni ama taraflı tek bi yerden değil birçok yerden bakmamız gerekiyordu... ne kadar farklı gözüktüğünü görebilirdik olmadı.. zaten bu işlerde senin benim bilmediğim biiiiiir sürü parametre var hükümetlerin kapı arkalarında bizler için ne planladığını bilememiz mümkün diil ama bu şekilde birbirimize düşmek size de bi miktar salakça gelmiyor mu ?? ya da ne bekliyosunuz.. işinize gelmeyen herkesi traşlayıp, sadece sizin koyduğunuz kurallara mı uymalarını bekliyosunuz?
bu bi zenciden ertesi sabaha beyaz uyanmasını beklemek kadar ütopik.
-kafayı kullanamıyoruz.. bunu dümdüz yazıcam; dindar kesimde din=değiştriilemez kurallar bütünü= al sana ezbere yaşamak ... demokratlarda; demokrat (!) olduğunu iddia eden ama aslında kendi haricinde başka bi yaşam hakkına tahammülü olmayan gizli faşistlerde de; Kemal'İn askerleriyiz (!!) biz söylemi ve hala 1920 lerden kalma asker sevicilik yani emir-komuta zinciri bağımlılığı sonucu ortaya çıkan düşünememe durumu ... aynı derecede tehlikeli geliyo bana..
darma duman yazdım ama dünya sadece dönmüyor aynı zamanda değişiyor da...
geçmişi unutalım, atalarımıza sahip çıkmayalım demiyorum bunu diyecek kadar gerizekalı ve sığ biri değilim .. ama ben eğer bugün son bilmem kaç yıldır Türk ve Kürt diye bir ayrım olduğunu farkedip bunu hala anlamlandıramıyosam bunda hem benim, hem okumuş-etmiş- Atasına gönülden bağlanmak haricinde bu topraklarda kendi gibi düşünmeyen insanların, dilin, dinin, etnisitenin olduğunu kabullenmeyen Türk kardeşim senin ve bu ayrımcılıktan nemalanmaya bakan Kürt toprak ağalarının, bir adet seçilmiş ve bence tamamen bu karmaşayı devam ettirebilsin diye türk ve ABD tarafında ortak üretilen Abdullah Öcalan denen adamın peşinden koşan, kendini her daim mazlum, itilmiş, ayrılmış görmekten başka çözüme dair ayrılmaktan başka bi yol gösteremeyen ve ne yazık ki bunu da bol bol sivil ve asker öldürerek göstermiş bilmemkaç milyonluk bir nufusla sen Kürt kardeşim hepimizin ayıbı ve mallığı var ayrı ayrı ...
bu ayıptan geçmiş kahramanlıklarımızla, bayrak, sancak, poşu, poster, profile siyah kurdele koymaklarla, askere türk dölü, peşmergeye orospu çocuğu bebek katili demekle falan kurtulamıyoruz..
lütfen artık elma ve armutları birbirine karıştırmayalım ..
-ayrıca akp'den demokratikleşme bekleyen sevgili solcular, enteller, yazarlar, çizerler hala o gerizekalı iyimserliklerine devam edebilirler.. alttan alta zaten gayet faşist ve din eksenli uygulamalarla yönetim ve yargılama biçimizin temelleri atıldı bile .. ve + nurtopu gibi bir faşistimiz var. bundan sonra ne bok yiceğimizi bilenler mutlaka var ama biz yaşayarak öğrenicez .. halk olarak ortak bir karşılıklı saygı ekseninde buluşamazsak daha bizi yiyen çok olur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder